Şanlıurfa’daki STK’lardan ’İstanbul Sözleşmesi’ne tepki

Şanlıurfa'daki STK'lardan 'İstanbul Sözleşmesi'ne tepki

Şanlıurfa STK’ları Platformu üyeleri, İstanbul Sözleşmesinin yürürlükten kaldırılması için Balıklıgöl’de toplanarak açıklama yaptı.

08 Mart 2020 - 13:41 - Güncelleme: 08 Mart 2020 - 14:19

Türkiye’de önemli gündem maddelerinden biri olan İstanbul Sözleşmesi ile ilgili olarak Şanlıurfa’dan tepki açıklaması geldi. Şanlıurfa STK’ları Platformu üyeleri, Balıklıgöl’de toplanarak, Sözleşmenin yürürlükten kaldırılmasını talep etti.
 


 

Grup adına açıklamayı yapan Eğitim-Bir-Sen Üyesi Mehmet Polat, İstanbul Sözleşmesinin aile yapısının temeline dinamit koyduğunu iddia ederek, “İsmi masumane olan bu antlaşma metni, kelimenin tam anlamıyla aile yapısının temeline dinamit koyan bir tuzaktır. Birçok Hıristiyan ülkenin dahi kabul etmediği bu antlaşmanın yüzde 99’u Müslüman olan ülkemizde hayata geçirilmesi kabul edilemez. Sözleşmenin 4. Maddesinde yer alan ‘cinsel yönelim’ ve ‘cinsel kimlik’ kavramsallaştırmaları ile her türlü cinsel sapkınlık normalleştirilmeye ve yasal koruma altına alınmaya çalışılmaktadır. Sözleşmenin 36. 46. ve 59. maddelerinde ‘birlikte yaşanan birey’ partner kavramı ile ‘nikahsız’ ve ‘metres hayatı’ şeklindeki birliktelikler ‘aile’ olarak kabul edilerek zina meşrulaştırılmaktadır” dedi.
 


 

Polat, açıklamanın devamında şu ifadelere yer verdi:

“Bu sözleşme zemininde hazırlanan 6284 nolu yasanın 8/3. maddesinde ‘Koruyucu tedbir kararı verilebilmesi için, şiddetin uygulandığı hususunda delil veya belge aranmaz’ denilerek hukukun temel mantığına aykırı ve haksız bir yönelime gidilmiştir. Eşleri birbirine düşman kılan, kadının beyanını yeterli delil sayıp erkeğin savunma hakkını elinden alan bu proje, aile yapısını bitirmeye yönelik tasarlanmıştır. Projenin benimsediği cinsiyetler arasındaki farkı klan tamamen yok sayan anlayışın, kadın ve erkek cinslerinin kendilerine özgü niteliklerini anlamsız kıldığı, dolayısıyla bu anlayışın cinsiyetsizlik algısını pekiştirdiği açıktır. Bu anlaşma hayata geçtikten sonra ailede şiddet bitmemiş, aksine hortlamıştır. Çünkü bu antlaşma kadın ve erkeği bir bütünün tamamlayıcıları değil, birbirinin rakibi ve düşmanı haline getirmiştir.

İdlib'i, Şam'ı, Haleb'i, Kudüs'ü savunmanın yolu Türkiye'den: Türkiye'yi savunmanın yolu da aileyi korumaktan geçer. Neslimizi ve memleketimizi felakete sürükleyen toplumsal cinsiyet eşitliği uygulamalarının, İstanbul sözleşmesi ve 6284 Sayılı (sözde) Aileyi Koruma Kanununun bir an önce yürürlükten kaldırılmasını, bunun yerine aileyi tahkim edecek, ahlaksızlığı önleyecek düzenlemelerine yapılmasını istiyoruz. Aile bizim son kalemizdir. Ve son kale asla düşmeyecektir.”

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Lider Karaköprüspor ilk yarıyı namağlup bitirmek istiyor
Lider Karaköprüspor ilk yarıyı namağlup bitirmek istiyor
Şanlıurfaspor'a ceza yolda
Şanlıurfaspor'a ceza yolda