Vali Abdullah Erin ve eşi Gülhan Erin’in davetlileri karşıladığı resepsiyona, Şanlıurfa Milletvekili Zemzem Gülender Açanal, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Oktay Ağbuga, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, Cumhuriyet Başsavcısı Önder Yeniçeri, siyasi parti temsilcileri, protokol üyeleri, şehit ve gazi aileleri ile Şanlıurfalı genç sporcular katıldı.
Kazancı Bedih Güzel Sanatlar Lisesi öğrencilerinin sunduğu müzik dinletisi ile başlayan resepsiyonda bir konuşma yapan Vali Erin, Cumhuriyet Bayramını tebrik ederek günün anlam ve önemi üzerine düşüncelerini paylaştı.
Cumhuriyetin ilanının 98’inci yıl dönümünün büyük bir onur ve coşkuyla bir kez daha kutlandığını ifade ederek sözlerine başlayan Vali Erin, Cumhuriyetin banisi Gazi Mustafa Atatürk başta olmak üzere silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi şükranla andı.
Türk Milletinin fıtrat ve geleneğine en uygun yönetim biçiminin cumhuriyet olduğunu ve aradan geçen 98 yılda yaşananların bunu doğruladığını kaydeden Vali Erin, cumhuriyetin kazanımlarını dile getirerek, dünya çapında son yıllarda gerçekleşen ekonomik ve sosyal gelişmelere dikkat çekti.
“CUMHURİYET ONURLA YAŞAMAMIZIN ADIDIR”
Cumhuriyetin demokrasi, birlik beraberlik, cesaret ve güzel hasletlerin bir arada buluştuğu, fazilet olarak adlandırılacak bir rejimin adı olduğunu ifade eden Vali Erin şöyle konuştu:
“Cumhuriyet hepimizin, milletimizin 98 senedir büyük bir kahramanlık ve mücadele ile kurtardığımız vatan toprakları üzerinde başı dik, haysiyetli ve onurla yaşamamızın adıdır. Büyük bir imparatorluk bakiyesi sonrası milletimizin kurduğu yeni Türkiye Cumhuriyeti devleti, ilk yüz yılını tamamlamak üzere. Bu yüz yılda da bizi hiçbir zaman rahat bırakmadılar. Darbelerle, demokratik şekilde seçilen yönetimlere yaptıkları müdahalelerle, taşeron olarak kullandıkları terör örgütleriyle, zenginlik olarak kabul ettiğimiz farklılıkları istismar ederek toplum arasına nifak sokmaya gayret ettiler” diye konuştu.
Dünyadaki ekonomik gelişmeleri de değerlendiren Vali Erin, son iki yıldır yaşanan koronavirüs salgını nedeniyle ortaya çıkan gelir adaletsizliğine dikkat çekerek, kayıpların telafisi için en az on yıllık bir süreye ihtiyaç olduğunu ifade etti.
YORUMLAR