Şanlıurfa Harran Üniversitesi öncülüğünde bir araya gelen değişik üniversite ve kurumlardan araştırmacılar Asurlulara ait 4 bin yıllık bir evlilik sözleşmesini inceleyerek Türkiye ve Dünya'da ses getirecek bir keşfe imza attı. Akademisyenler 4 bin yıl önce de kısırlık olduğunu tespit etti.
Harran Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Berkız Turp öncülüğündeki araştırmacı ekip Yrd. Doç. Dr. Mustafa Demir, İsmail Güler, Nuray Bozkurt, Aysel Uysal, Onur Karabacak ve Bülent Yılmaz Kayseri’de bulunan ve Asurlulara ait 4.000 yıllık bir evlilik sözleşmesinin incelendi.
Çalışma sonunda, kil tablete çivi yazısı ile yazılan, tarihteki ilk kısırlık tanısı ve kısırlık sorunu için bulunan çözüm ortaya çıktı. Tabletin deşifre edilmesiyle, Asurluların yazdığı evlilik sözleşmesine ve çocuğu olmayan ailelere yönelik bilgilere ulaşıldı. 4.000 yıllık tablette, çocuk sahibi olmak isteyen ancak kısırlık sorunu yüzünden olamayan Asurluların evlilik sözleşmesinde bu duruma nasıl bir çözüm ürettikleri görüldü.
Sözleşmeye göre, çiftler evlendikten sonra iki yıl boyunca gebelik gerçekleşmezse kadın eş, erkek eşe, eve bir hierodul denen kadın köle, yani taşıyıcı anne getirmeye izin veriyor. Kadın köle, ilk erkek çocuk olduktan sonra evden çıkarılıp azat ediliyor.
4 BİN YIL ÖNCE DE KISIRLIK VARDI
Harran Üniversitesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Ahmet Berkız Turp NTV'de yaptığı açıklamada çalışmaya ilişkin makalenin Gynecologial Endocrinolojy dergisinde yayınlandığını ve tabletin İstanbul Arkeoloji Müzesinde sergilendiği söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Turp “Biz, kısırlığın günümüzün değil 4000 yıl öncesinin de bir hastalığı olduğunu gösterdik" dedi.
Dr. Ahmet Berkız Turp (sağda), Yrd. Doç. Dr. Mustafa Demir (solda)
DÜNYADA EN ÖNEMLİ 10 ARKEOLOJİK KEŞİFTEN BİRİ
Dr. Ahmet Berkız Turp’un yanı sıra araştırma ekibinde yer alan Yrd. Doç. Dr. Mustafa Demir, İsmail Güler, Nuray Bozkurt, Aysel Uysal, Onur Karabacak ve Bülent Yılmaz sayesinde gün yüzüne çıkan bu keşif, 2017 Yılında Türkiye ve Dünyanın en önemli 10 arkeolojik keşfi arasında yer aldı.
ÜNİVERSİTE SAHİPLENMEDİ!
Ulusal ve uluslararası medyada yer bulan bu keşfin Harran Üniversitesi tarafından sahiplenmediği görüldü. Üniversitenin bu önemli keşif ile ilgili bir bülten geçmemesi ve duyurmaması şaşırttı.
Üniversitenin rektörüm katıldığı program ve ziyaretler dışında böylesi önemli çalışmaları ve başarıları da duyurması bekleniyor.