Erdoğan’dan Babacan’a: Parti kurmuş, bize ekonomi dersi veriyor

Erdoğan'dan Babacan'a: Parti kurmuş, bize ekonomi dersi veriyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ekonomisinin 'gezi olaylarından başlayarak bugüne kadar gelen saldırılara karşı mücadele ettiğini' öne sürerken, "Türkiye'nin bölgesel ve küresel bir güç olarak yükselen yıldızından rahatsız olanlar, her seferinde daha sinsi, daha riyakar şekilde üzerimize geldiler" dedi.

10 Ağustos 2020 - 20:30

"Türkiye'nin 18 yılda nereden nereye geldiğini anlamak için bazı mukayeseli rakamları paylaşmak istiyorum" diyen Erdoğan, "Buzdolabı satışı 18 yıl önce 2 milyon 88 bin adetten, 2,5 milyona çıktı. Çamaşır makinesi ve bulaşık makinesi satışı sayısı yükseldi. Bunları niye söylüyorum? Bütün bunlar ülkemizdeki refah düzeyini ifade etmesi bakımından rakamlar" ifadesini kullandı. Erdoğan, 'ana muhalefet partisinin Türkiye'nin IMF'e gitmesi için avucunu ovuşturduğunu' söylerken, "Boşuna avucunuzu ovuşturmayın. IMF bizden 5 milyar dolar borç istedi. O zaman ekonomiye bakan zat geldi bana, 'Sayın Başbakan'ım verelim mi bu borcu' dedi, 'Bugün dedim borç alan yarın talimat alır' dedim. Şimdi parti kurmuş, bize ekonomi dersi veriyor" şeklinde konuştu.

Kabine toplantısı sonrası açıklama yapan Erdoğan, geçen hafta Türk Lirası'ndaki değer kaybıyla birlikte Türkiye ekonomisine yöneltilen eleştirilere cevap verirken, "Son iki yıldaki oldukça zorlu şartlara rağmen güçlü ve sağlıklı bir ekonominin inşası için pek çok yeni politikayı hayata geçirdik. Attığımız adımlar ve hayata geçirdiğimiz uygulamalarla ülkemizin önüne gelen yeni fırsatları özellikle değerlendirmesini sağlamakta kararlıyız" dedi.

Erdoğan, ekonomiye yönelik eleştirileri sebebiyle CHP'yi ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan'ı hedef aldığı konuşmasında, "Birileri avucunu ovuşturuyor, ana muhalefet partisi. IMF'e gidecekmişiz. Boşuna avucunuzu ovuşturmayın. IMF bizden 5 milyar dolar borç istedi. O zaman ekonomiye bakan zat geldi bana, 'Sayın Başbakan'ım verelim mi bu borcu' dedi, 'Bugün dedim borç alan yarın talimat alır' dedim. Şimdi parti kurmuş, bize ekonomi dersi veriyor" ifadelerini kullandı.

Erdoğan'ın açıklamasından satır başları şöyle: 

"Türkiye gibi 780 bin kilometrekarelik dev bir toprak parçasını görmezden gelip bizi sahillerimize hapsetme girişimine elbette rıza göstermeyeceğiz. Dünyada hiçbir ülke böyle saçma ve temelsiz bir talebe boyun eğilmez. Diyoruz ki gelin Akdeniz'deki tüm ülkeler olarak bir araya gelelim, bir formül bulalım. Bu çağrımıza kulaklarını kapatanlar boylarını aşan girişimlerle kendi geleceklerini kendi elleriyle karartıyorlar. 

"Anlaşmazlıkların diyalog yoluyla ve hakkaniyet temelinde çözümü için biz her zaman varız ve hazırız. Bu konuda sağduyu hakim olana kadar Türkiye olarak sahada ve diplomasi alanında kendi planlarımızı uygulamaya devam edeceğiz. Türkiye gibi 780 bin kilometrekarelik dev bir toprak parçasını görmezden gelip birkaç kilometrekarelik adalar üzerinden bizi sahillerimize hapsetme girişimine elbette rıza göstermeyeceğiz.

2002 yılında 236 milyar dolar olan milli gelirimizi 2019 yılında 754 milyar dolara yükselttik. Kişi başına milli geliri 3 bin 500 dolardan 2013 yılında 12 bin 500 dolara kadar çıkarmıştık. Ancak Gezi olayları ile başlayan ve bugüne kadar kesintisiz devam eden saldırılarla birlikte 2019 yılında 9 bin 127 dolar olarak gerçekleşti. Satın alma gücü paritesine göre 2002'de 17. sıradayken 13. sıraya yükseldik. Kişi başı gelirde üst-orta gelir grubuna yükselttik. Ülkemiz insani gelişmişlik endeksinde de dünyadaki konumunu geliştirmeye devam etti. İlk defa çok yüksek insani gelişme kategorisinde yer aldık. Rekabeti artırmaya, iş ve yatırım ortamını geliştirmeye yönelik çok önemli adımlar attık. İş yapma kolaylığı endeksinde 10 basamak birden tırmanarak 33. sıraya yerleştik. Türkiye'nin 18 yılda nereden nereye geldiğini anlamak için bazı mukayeseli rakamları paylaşmak istiyorum.

"Buzdolabı satışı 18 yıl önce 2 milyon 88 bin adetten, 2,5 milyona çıktı. Çamaşır makinesi satışı sayısı 824 bin adeten 2 milyonun üzerinde bir seviyeye ulaştı. Bulaşık makinesi satışı sayısı 282 bin adetten 1 milyon 332 bin adete, fırın satışı 339 binden 817 bine yükseldi. Bunları niye söylüyorum? Bütün bunlar ülkemizdeki refah düzeyini ifade etmesi bakımından rakamlar olarak söylüyorum. Bunlar aynı azmanda benim vatandaşımın alım gücünün bu tür ürünlerde nereden nereye yükseldiğini göstermesi bakımından önem arz ediyor. Ülkemizde yeni açılan şirket sayısı 30 bin 842 iken geçtiğimiz yıl bu rakam 85 bin 263'ü buldu. İstihdamda 18,6 milyondan 28,8 bine çıktı. Borsa endeksi 110'dan 1000'in üzerinde bir seviyeye ulaştı. 13,2 milyon turistten, geçtiğimiz yıl 53,2 milyon turisti gördük. Salgın sebebiyle turizmde yaşanan sıkıntıları çözmek için tüm imkanlarımızla gayret gösteriyoruz. Döviz rezervimiz 28 milyar dolardan 90 milyar doların üzerine çıktı. Bir ara bu rakam 135 milyar dolara kadar yükselmişti. IMF meselesi, IMF'e olan borcumuz biz göreve geldiğimizde 23,5 milyar dolardı. Biz bunu 2013 Mayıs'ında sıfırladık. Ama birileri de avucunu ovuşturuyor, ana muhalefet partisi. IMF'e gidecekmişiz. Boşuna avucunuzu ovuşturmayın. IMF bizden 5 milyar dolar borç istedi, o zamanın ekonomiye bakan zat geldi bana, Sayın Başbakan'ım verelim mi bu borcu dedi, bugün dedim borç alan yarın talimat alır. Şimdi parti kurmuş, bize ekonomi dersi veriyor. Önce bir defa bunu herkesin görmesi lazım. Faiz ödemelerinin milli gelirimize oranını yüzde 14,4'ten, yüzde 2,3 seviyesine indirdik. En düşük memur maaşını 4 bin 188 liraya, asgari ücreti 2 bin 353 liraya çıkardık.

Tarım sektörüne yaptığımız destekleme ödemelerini yıllık 1,8 milyar liradan 22 milyar liraya çıkardık. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye her alanda bu rakamları çeşitlendirmek, çoğaltmak mümkün. Türkiye'nin geleceğine güvenle bakmasının, bölgesel ve küresel politikalarda aktif pozisyon almasının gerisinde bu güçlü altyapı vardır.

"Ülkemizin 2013 yılından beri yaşadığı her saldırıyla birlikte hem korunma reflekslerimizi, hem de hedeflerimize ulaşma konusunda yöntemlerimizi geliştirdik. Türkiye'nin bölgesel ve küresel bir güç olarak yükselen yıldızından rahatsız olanlar, her seferinde daha sinsi, daha riyakar şekilde üzerimize geldiler. Başka hiçbir ülkeden talep edilmeyen şartlar bizden istendi, tehditler bize savruldu. Hepsinin üstesinden geldik. Bu çerçevede 2019 yılı ülkemiz için yeniden dengelenme sürecinin yaşandığı bir yıl oldu. Cari denge ve enflasyonda önemli kazanımlar elde ettik. Ülkemiz son yıllarda uyguladığı politikalarla pazar ve ürün çeşitliliğini artırdı. Güçlü ihracat performansımız ve turizm sektörünün desteğiyle cari işlemler dengesi 2001 yılından beri ilk defa fazla verdi. Ekonomimiz, attığımız kararlı adımlarla 2019 yılının son çeyreğinde yeniden güçlü büyüme politikasına döndü.

YORUMLAR

  • 0 Yorum
Henüz Yorum Eklenmemiştir.İlk yorum yapan siz olun..
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR x
Lider Karaköprüspor ilk yarıyı namağlup bitirmek istiyor
Lider Karaköprüspor ilk yarıyı namağlup bitirmek istiyor
Şanlıurfaspor'a ceza yolda
Şanlıurfaspor'a ceza yolda